7 Aralık 2010 Salı

Sezaryen ve emzirme


Bugünlerde okumakta olduğum birkaç kitap var.Bir tanesi Veronika Sophia Robinson’un yazmış olduğu ‘The drinks are on me(Everything your mother never told you about breastfeeding)’

Veronika,iki çocuğunu da yedi yaşına kadar emzirmiş bir anne.Kitabı o kadar içten bir dille yazmış ki sanki okuyor gibi değil de karşılıklı sohbet ediyor gibi hissediyor insan kendini.Doğal,holistik bir anneden emzirmeyle ilgili hiçbir yerde okumadığım şeyler öğrendim.İlgilenenlere şiddetle tavsiye ederim.


Blogumda benim gibi düşünenlerin yazdığı kitaplardan alıntılara yer vermeyi seviyorum.’Tam da benim düşündüklerimi yazmış.’ ya da ‘Ben de yazsam bunu/böyle yazardım.’ dediklerime…



Sezaryen ve emzirme



Sezaryen ameliyatı hafife alınmamalıdır.Asla yaşam tarzına bağlı bir seçim olmamalıdır.Sadece gerçekten tıbbi bir aciliyet durumunda uygulanmalıdır.Bebeğin, annesinin doğum kanalından geçerek dünyaya gelmesinin zihinsel,fiziksel ve ruhsal açıdan önemini anlatmak için zaten başlı başına bir kitap yazmak gerekir.



Birçok kadın,bebeği çıkarmak için yapılan bu büyük karın ameliyatının bebeklerin emme yetisini nasıl etkileyeceğinin farkında değildir.Farkında olanlar da genelde,bunun ameliyatın kendisinden kaynaklandığını sanır.



Bu da bir etken olmasına karşın,başarılı bir emzirmeyi başlatmak için en büyük engel anneye ağrı kesici olarak enjekte edilen morfindir.Bunun,annenin oksitosin salgılamasını ve süt üretmedeki doğal kabiliyetini çok büyük derecede etkilediğini gösteren birçok çalışma mevcuttur.Tabii ki tam olarak imkansız kılması diye bir şey söz konusu değildir,fakat bıçak altına yatmayı düşünen kadınların bunu göz önüne almaları gerekir.



Arz ve talebin bütün kuralları sezaryenle doğum yapan anneler için de geçerlidir. Pes etmeyin! Emzirmeyi başlatmak için kendinize güvenli bir liman yaratın.İlaçların etkisini vücudunuzdan atmak için bol bol su için.Morfinin atılmasına yardımcı olmak ve süt üretiminizi arttırmak için düzenli olarak ısırgan ve rezene çayı tüketin.



Doğumdan hemen sonra bebeğinizin göğsünüze verilmesini isteyin. Göz merhemlerine, K vitamini iğnesine, topuk kanı alınmasına, bebeğin yıkanması ve tartılmasına ihtiyaç yoktur. Bebeğinizin tek ihtiyacı sizsiniz. Mümkün olan en çabuk şekilde bebeğinizle ten teması kurmak ve emzirmeye başlamak sizin hakkınızdır.



Siz kendinizi iyi hissetmenize rağmen, bebeğiniz büyük bir şok yaşıyor olabilir. Sizden plasenta aracılığıyla aldığı ilaçların etkisiyle uyuşmuş olması kuvvetle muhtemeldir. Sezaryenle dünyaya gelen bir bebek, gelmesi gerektiği gibi gelmemiştir. Vücudu biyolojik olarak ‘beklediği’ şeyleri yapamamıştır. Doğum sonrası emzirmenin geciktirilmesi de bebeği olumsuz etkiler.



Sıcak, rahat, karanlık, küçük dünyasından; haber verilmeden yüksek seslerin,sert ışıkların,kaba ellerin,yabancıların olduğu bir dünyaya çekilmiştir.Bu yeni doğan bir bebek için son derece şok edicidir.O,bütün bunları sevgiden ziyade korkuyla yorumlayıp;yeni dünyaya alışmaya çalışacaktır.



Nazik olun, düşünceli olun ve bebeğinizin isteklerini her şeyin önünde tutun. Eğer siz fiziksel olarak bebeğinizi tutamayacak durumdaysanız,ten temasını eşinizin,annenizin veya en yakın arkadaşınızın sağladığından emin olun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...